ALPEREN CECELİ 01.03.2024

TOBB ETÜ Mezunlar Derneği’nin Röportajlar köşesinde bu ay, İşletme Bölümü 2018 yılı mezunumuz olan ve Çankutsan Ambalaj Sanayi Ticaret Anonim Şirketi’nde Yönetici pozisyonunda bulunan Alperen Ceceli’yi ağırlıyoruz.  

Alperen Bey öncelikle röportaj davetimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Alperen Ceceli kimdir, bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

Öncelikle röportaj davetiniz için çok teşekkür ediyorum. 1995 yılında Ankara’da doğdum. İlkokul ve lise öğrenimlerimi Ankara’da tamamladıktan sonra 2013 yılında TOBB ETÜ İktisadi İdari Bilimler Fakültesi, İşletme Bölümünü burslu olarak kazandım. 2018 yılı Nisan ayında mezun olduktan sonra haziran ayında Uluslararası alanda 4 büyük denetim şirketinden biri olan PriceWaterhouseCoopers Şirketi Ankara ofisi “Bağımsız Denetim” Departmanında işe başladım. Aynı sene “Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik” stajımı da sınavı geçerek başlattım. 2021 yılında PwC’den ayrılıp Çankutsan Ambalaj Sanayi Ticaret Anonim Şirketinde “Fabrika Müdürü” olarak çalışmaya başladım ve hala firmada çalışmaya devam ediyorum. Aynı zamanda 2021 yılında PwC’den ayrıldıktan sonra “BDM Bağımsız Denetim A.Ş” ekibine katılarak denetim sektörü ile de bağlarımı hala devam ettirmekteyim. 2018 yılında üniversiteden mezun olduğum gün TOBB ETÜ Mezunlar Derneği’ne kaydoldum ve 2021 yılında yapılan seçimlerde derneğimizin yönetim kurulu üyesi olarak seçildim. 2021 yılından beri de derneğin yönetim kurulu sayman üyesi olarak görev yapmaktayım.

TOBB ETÜ’yü tercih etme sebebinizi öğrenebilir miyiz? TOBB ETÜ’de geçirmiş olduğunuz eğitim-öğretim yıllarınız ile ilgili bizlerle neler paylaşmak istersiniz?

Üniversitede tercih edilen bölüm çoğu zaman öğrencilerin geleceklerinde çalışacakları alanında büyük bir ölçüde tercihi oluyor. TOBB ETÜ’de işletme okuyan öğrenciler diğer üniversitelerden farklı olarak 3. Sınıfta gelecekte çalışmak istedikleri alan ile alakalı olarak bir uzmanlık dalı belirleyip bu alanda eğitim alarak teorik olarak uzmanlaşıyorlar. Sonra ortak eğitimle bu alanı destekleyerek mezun olduklarında 1.5-2 yıl deneyimli bir çalışanın tecrübesine sahip oluyorlar. Okulun sunmuş olduğu bu sistem benim tercih etmemde en önemli sebep oldu. Mezun olduktan sonra katılmış olduğum mülakatlar bana ne kadar doğru bir tercih yaptığımı göstermiş oldu. TOBB ETÜ’de çok güzel bir üniversite hayatı geçirdim. Üniversite hayatımda çok aktif bir öğrenci olduğumu söyleyebilirim. Birçok öğrencinin üniversitede geçirdiği zamanın büyük bir bölümü derslerde geçerken benim tam aksine öğrenci topluluklarında düzenlenen ve benim de düzenlemiş olduğum etkinliklerde geçti diyebilirim. Üniversite hayatımın ilk haftasından itibaren öğrenci topluluklarında aktif roller oynadım ve 2. Sınıfta İGE topluluğunun başkanlığını yaptım. Bu topluluklarda düzenlemiş olduğumuz etkinler sayesinde hem birçok kaliteli ismi dinleyip tecrübelerine ortak oldum hem de düzenleyen ekiplerde olmam sebebiyle bu isimlerle birebir tanışma fırsatım oldu. Kişisel Network’ün çok önemli olduğu bu dönemlerde öğrencilere en büyük tavsiyem bu topluluklarda mutlaka aktif rol almaları olur. Gerek kampüsün küçük olması gerek öğrenci topluluklarında aktif roller almak üniversitede bulunan her bölümden de arkadaşlarım olmasını sağladı. TOBB ETÜ’de kazandığım bu arkadaşlarım şu anda sosyal hayatımın da büyük bir bölümünü oluşturuyor. Bu arkadaşlıkların en güzeli olan eşimle de TOBB ETÜ’de tanıştık, kendisi 2020 yılı TOBB ETÜ işletme bölümü mezunu. Derslerden ve öğrenci topluluklarından kalan zamanlarda ise okulun içinde bulunan kafelerde çoğunlukla vaktimi geçiriyordum. Orada geçirdiğimiz zamanları, konuştuğumuz konuları düşündüğümde tekrardan üniversite hayatına dönmek istediğimi söyleyebilirim. Üniversiteye dair en çok özlediğim şeyler Sultan ve Nar kafe önünde geçirdiğim zamanlar diyebilirim.

Sizi İşletme Bölümünü okumaya sevk eden bir hikâyeniz var mı? Varsa bizimle paylaşır mısınız?

Üniversite sınavına hazırlanırken ailemin de yaptığı meslek olması ve ilgilimi çekmesi sebebi ile muhasebe ve denetim alanında çalışmak istiyordum. Bu sebeple iktisat veya İşletme bölümlerinden birini tercih etmem gerekiyordu ancak tercih dönemine kadar bir karar verememiştim. Üniversite tanıtım günlerinde hocalarımın yönlendirmesi ile denetim alanı için ideal bölümün İşletme olduğuna beraber karar verdik ve bu şekilde İşletme bölümünü tercih etmiş oldum.  

Peki, biraz da ortak eğitim hakkında konuşalım. TOBB ETÜ’nün Ortak Eğitim Modeli anlayışını nasıl değerlendiriyorsunuz? Şu anda kariyer hayatınızda, yapmış olduğunuz stajlarda elde ettiğiniz tecrübelerden yararlanıyor musunuz?

Okurken birçoğumuz fark etmiyor olsak bile mezun olduktan sonra anlaşılıyor ki ortak eğitim öğrenciler için bulunmaz bir nimet. Birçok öğrenci okurken hangi alanda çalışmak istediğine karar veremiyor. Bir aylık staj programlarına katılsalar bile ilk haftası alışma son haftası rapor yazma aradaki iki haftalık süreçte de yapılan iş ile alakalı çoğu zaman bir şey öğrenemiyorlar. Ancak TOBB ETÜ öğrencileri ortak eğitim sayesinde yılın çeyreğinden fazlasını firmalarda firmanın bir çalışanı gibi geçirdikleri için ortak eğitime katıldıkları şirkete, şirkette çalıştıkları departmana ve şirketin bulunduğu sektöre fazlasıyla hâkim oluyorlar. Bunu üç dönem yaptıklarında ise TOBB ETÜ öğrencileri ne istediklerini ve kendilerinden ne istendiğini bilen çalışanlar olarak mezun oluyorlar. Yani aslında ortak eğitim programı öğrencilere şirketlerin aradıkları “tecrübeli mezun” sıfatını kazandırmış oluyor. Ortak eğitim iş tecrübesinin ve sektör tecrübesinin yanı sıra öğrencilere aslında mezuniyet sonrası hayatın bir fragmanını da göstermiş oluyor. Şu anda çalışmış olduğum firmada yaşamış olduğumuz en büyük sıkıntı yeni mezun işe başlayan çalışma arkadaşlarımız 1-2 sene içerisinde çalışma hayatına alışamamaktan kaynaklı potansiyellerini kaybederek hızlıca iş değiştirmeleri. Ortak Eğitim programı öğrencilerimize bu deneyimi de fazlası ile sağlıyor. Ben bütün ortak eğitimlerimi denetim alanında gerçekleştirdim. Üniversiteye başladığımda hedefim dört büyük denetim firmasından birinde çalışmaya başlamaktı ve bu doğrultuda bu dört firmanın üç tanesinde ortak eğitimimi gerçekleştirdim (PwC, KPMG ve E&Y). Stajlarım sayesinde hangi firmanın hangi departmanında çalışacağıma karar vermiş oldum, bu sektör için gerçekten önemli bir karar aşaması. Çoğu sektör çalışanı bu kararının doğruluğunu veya yanlışlığını kariyerinin iki veya üçüncü yıllarında anlarken ben ortak eğitim programı sayesinde mezun olduğumda vermiştim. Aynı zamanda bu dört büyük firma çalışanlarını her yılın Eylül-Ekim aylarında işe başlatırken ve mülakatlar ortalama olarak bir ay sürerken benim üç ortak eğitim dönemini de bu firmalarda başarılı olarak tamamlamış olmam sebebiyle mülakatlarım toplamda bir hafta sürdü ve haziran ayında erken bir şekilde işe başlamış oldum. Ortak eğitim sürecinde edinmiş olduğum tecrübeler kariyerimde beni her zaman bir adım ileri götürdü.

Geleceğe dönük hedef ve hayalleriniz nelerdir?

Geleceğe yönelik olarak kariyer hedeflerim arasında şu anda bulunduğu sektörün en büyük on firmasından biri olan Çankutsan Ambalaj’ı sektör lideri konumuna getirmek olduğunu kolaylıkla söyleyebilirim. Ancak benim için her zaman en önemli başarı mevcutta devam eden işlerde fark yaratmaktır. Hayatın her alanında bence kişilerin mevcut yapmış oldukları her işte ufak bile olsa bir fark yaratmaları çok önemlidir. Kişisel olarak ise en büyük hayalim sakin bir hayat yaşamak. Kendim de dahil etrafımda bulunan herkesin günlük telaşlar, yoğunluklar ve stresler içinde kaybolup gittiğini görebiliyorum. Bence kişinin en zor başaracağı şey günlük akıp giden işlerin arasında sakin bir hayat sürebilmek.

TOBB ETÜ öğrencilerine mezuniyet sonrası için verebileceğiniz tavsiyeler nelerdir?

Öğrencilerin mezuniyet sonrasında yaşadığını gördüğüm en büyük sıkıntı bir an önce işe girme beklentisinin vermiş olduğu stres. Öğrencilere ve yeni mezun arkadaşlara tavsiyem bu strese girmenize hiç gerek yok. Er ya da geç mutlaka bir işe gireceksiniz. Bu durumu bir stres unsuru haline getirirseniz yanlış iş/işletme/sektör tercihleri yapabilirsiniz. Vereceğim ikinci tavsiye ise her zaman ilk seferinde size en uygun işi/işletmeyi/sektörü bulamayabilirsiniz, bulsanız bile size ilk başta öyle gelmeyebilir bu sebeple sabretmek çok önemli. Yeni mezun arkadaşlarımızda gördüğüm en büyük yanlış sürekli iş değiştiriyor olmaları. Bugün 1-2 yıl önce mezun olmuş kişilerin 3-4 farklı firmada farklı farklı pozisyonlarda çalıştığını görüyoruz. Çalışma hayatının 30-35 yıl olduğunu düşünürsek bu gerçekten 2 sene için çok fazla. Bu değişikliklerin birçoğunun maaş sebebiyle olduğunu görüyoruz. Yeni mezunlara ve öğrencilere verebileceğim en önemli tavsiye iş tercihlerini verilen maaşa göre değil sunulan kariyer planına göre yapmaları ve firmalardan küçük sebeplerle hızlıca ayrılmaları değil sabrederek uzun süreli kariyer planlamaları yapmaları olur. Birçok farklı işte ve firmada çalışmaktansa tek pozisyonda ve uzun süreli olarak firmalarda çalışmak her zaman için çok daha kıymetli. Çalışacağınız firmaları tercih ederken firmanın çalışanlarına verdiği değeri mutlaka göz önünde bulundurun. Sizin hem kariyer hem de kişisel gelişiminizi destekleyecek şirketleri tercih edin. Üniversite hayatında çok çalışmak ve başarılı olmak kesinlikle çok önemli ancak günümüz iş çevresinde çalışanların sosyal yönlerinin de akademik/iş başarıları kadar önemli olduğunu görüyoruz. Sosyal hayatınızda yapmış olduğunuz aktivitelerden ödün vermeyin, sosyal hayatınıza mutlaka yatırım yapın.      

Sosyal hayatta Alperen Bey kimdir? Yorucu iş temponuzda kendinize vakit ayırabiliyor musunuz?

Günlük yaşantımda kendimi neşeli biri olarak tanımlayabilirim. Sosyal hayatıma her zaman çok önem veririm. Ne kadar yoğun çalışırsam çalışayım sosyal hayatıma her zaman vakit ayırırım. Kişilerin yorucu iş temposundan sıyrılıp rahatlaması için mutlaka hobileri olması gerektiğini düşünüyorum. Ancak kitap okumak, müzik dinlemek gibi klişe şeyleri bu hobilerden saymıyorum bunları zaten kişiler için bir ihtiyaç olarak görüyorum. Ben haftada belirli bir zamanımı lego yapmaya ayırıyorum. Her hafta en az 2 saat mutlaka lego yapıyorum. Koyu bir Beşiktaş taraftarıyım. Beşiktaş’ın basketbol ve futbol maçlarını kaçırmadan takip etmeye çalışıyorum. Bunun dışında eşimle ve arkadaşlarımla kaliteli vakit geçirmeyi ihmal etmiyorum.  

TOBB ETÜ Mezunlar Derneği hakkındaki düşünceleriniz, beklentileriniz nelerdir?

TOBB ETÜ mezunlar derneği ile ilk defa 2016 yılında tanıştım, o dönem başkanı olduğum topluluk ve mezunlar derneği ile öğrencilerin mezunlarla buluştuğu güzel bir etkinlik gerçekleştirmiştik. Bu mezunların öğrencilerle bir araya geldiği ilk etkinlikti ve o günden itibaren de mezun öğrenci buluşmaları geleneksel bir hale geldi. Aynı zamanda 2021 yılından itibaren yapılan mezun ziyaretleri ile de dernek daha çok mezunu ile birebir temas etmeye başladı. Mezunlar Derneğinin mezunlara birebir ulaşması ve onların dertlerini, isteklerini beklentilerini birinci ağızdan dinlemesi gerçekten çok kıymetli. Ayrıca derneğin yapmış olduğu workshop’lar ve mezun buluşmaları gibi etkinliklerle mezunlara sürekli gidebilecekleri bir yer olduğunu hatırlatması bence çok önemli. Derneğimiz bu işi şu anda hem öğrenci hem mezun ayağında çok iyi yönetiyor.

2024 yılının Mart ayı konuğu olarak bizlere değerli zamanınızı ayırdığınız ve bizleri kırmadığınız için okuyucularımız ve TOBB ETÜ Mezunlar Derneği adına teşekkürlerimizi sunuyor, başarılarınızın artarak devam etmesini diliyoruz.